9 Ara 2006 10:37

Hizbullah lideri Nasrullah Sünni ve Şii Müslümanların Vahdetinin İlham Kaynağı Oldu

Hizbullah lideri Nasrullah Sünni ve Şii Müslümanların Vahdetinin İlham Kaynağı Oldu

Lübnan’da terör rejimi İsrail’in 33 günlük savaşında Lübnan halkı ve toprağını yiğitçe savunan Hizbullah Hareketi, ABD yanlısı ve kuklası olarak suçladığı gayri meşru hükümeti ağır dille eleştirdi.

Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Hasan Nasrullah, Beyrut`taki Riyad es’Sulh  ve Şehitler Meydanı'nda kurulan dev ekranlar aracılığıyla, akşam saatlerinde yaptığı konuşmasında, Fuat Sinyora hükümetine yüklenerek, muhalefetin hükümeti düşürme yönündeki tutumunda kararlı olduğunu vurguladı.
Hasan Nasrullah oldukça hararetli geçen konuşması sırasında, "Dün Lübnan’a karşı başlatılan savaşı destekleyen çevreler, bugün 'Lübnan hükümetinden geriye kalanları' destekliyorlar" diyerek, Sinyora hükümetinin Lübnan tarihi boyunca ABD`den en büyük destek gören hükümet olduğunu söyledi. Lübnan`da yaşanmakta olan siyasi krizi mezhepsel bir boyuta taşımak arzusu içinde olanlara fırsat vermeyeceklerini söyleyen Nasrullah, "Mevcut hükümet bir Sünni hükümeti değildir, Lübnan’ın çıkarlarını koruyan ulusal bir hükümet de değildir. Eğer gerçek bir Sünni hükümeti olsaydı, destekleyecek ilk kişi ben olurdum. Şu anki hükümet ABD Beyrut Büyükelçisi Jeffrey Feltman hükümetidir" ifadelerini kullandı.
Siyonist İsrail’in Lübnan’a karşı geçtiğimiz Temmuz ayında gerçekleştirdiği operasyonlar sırasında Lübnanlı siyasilerin takındığı tavır hakkında şimdiye kadar yorum yapmaktan kaçındığını söyleyen Nasrullah, "Şimdiye kadar kimseyi suçlamadım, ama çok şeyler söylendi. Bu kez ben de suçlayacağım. Savaş devam ederken siyonist İsrail Başbakanı Ehud Olmert’i arayarak saldırılarına devam etmesini isteyen Lübnanlı liderin kim olduğunu ben biliyorum. O da kendisini biliyor. Ümit ederim ki bu ismi sizin önünüzde açıklayacağım gün gelmez" dedi.
Başbakan Fuat Sinyora’ya da ağır eleştiriler yönelten Hizbullah lideri, savaşın tüm hızıyla devam ettiği sıralarda Sinyora’nın cepheye aktarılmakta olan silahlara el koydurduğunu söyleyerek, 'Sayın Başbakan, ülkemize karşı, başlatılan bu savaşta Lübnan direnişinin cepheye taşıdığı silahlara el koymaktaki amacın neydi?` diye serzenişte bulundu.
Lübnan hükümetine bağlı bazı güvenlik birimlerinin savaşın sürdüğü günlerde kendisinin ve diğer Hizbullah yetkililerinin yerini tespit etmek ve İsrail’e bildirmek için harıl harıl çalıştığını da söyleyen Hasan Nasrullah "Şimdilerde İsrail hükümeti bile, Fuat Sinyora’yi içine düştüğü zor durumdan kurtarmanın yollarını arıyor ve bunun için toplantılar yapıyor. İsrail hükümeti, bu türden toplantıları ancak çıkarları tehlikeye girdiği zaman yapar" diyerek, Sinyora hükümetini İsrail’in çıkarlarına hizmet etmekle suçladı.
Savaşı gerçekte kimin istediğinin ortaya çıkması için Lübnanlı veya diğer Arap yargıçlardan oluşacak bağımsız bir hukuk komisyonu oluşturulması çağrısında bulunan Nasrullah, ismini vermediği bazı Lübnanlı siyasilerin, Hizbullah’ın silahsızlandırılması konusunda Beyrut’ta yapılan görüşmelerin çıkmaza girmesinin ardından ABD Başkanı George Bush’tan bu amaçla Lübnan’a karsı bir savaş başlatmasını istediklerini iddia etti.
Lübnan’daki bazı dini liderlerin, Hizbullah’ın sahip olduğu silahları ülkedeki diğer etnik gruplara karsı kullanması ihtimalinden söz ettiğini belirten Nasrallah, önceki gün bir Sünni mahallesinde yaşanan kargaşada kimliği belirsiz kişilerin açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden Emel Hareketi mensubu Ahmed Mahmud’u kastederek, "Biz namlumuzu sadece düşmanımız İsrail’e karşı doğrulturuz. Bin tane Ahmet Mahmut da öldürseniz biz size karşı silah çekmeyiz, çekmeyeceğiz" dedi.
Beyrut şehir merkezini 1 haftadır geceli gündüzlü dolduran binlerce kişinin yoğun tezahüratları nedeniyle, uydu aracılığıyla canlı olarak gerçekleştirdiği konuşmasına zaman zaman ara vermek durumunda kalan Hizbullah lideri Müslüman Kardeşler Örgütü’nün bir kolu olan `Cemaatı İslami’nin Lübnan’daki kurucusu   değerli alim Şeyh Dr. Fethi Yeken yapacaktır.
Fethi Yeken imamlığında kılınacak olan Cuma namazında tüm Sünnileri ve Şiileri birlikte saf tutmaya çağırdı.
Sünnilerin ve Şiilerin hep birlikte kılacakları Cuma namazının Lübnan`ın  milli birliğinin en büyük göstergesi olacağını vurgulayan Nasrullah, milli uzlaşı hükümeti kurulması için hala bir şansın var olduğunu söyledi.
Sizi ve tüm dinleyicileri en geniş şekilde cuma namazına katılmaya bekliyorum. Zira bu, bir tek eşsiz olan Allah’a ibadettir. Bu namaz aramızda fitne, tefrika ve çekişme çıkarmak isteyenlere de açık bir cevaptır.
Belki dünyanın başka yerinde fitne ve iç çatışma görebilirsin; ancak Lübnan’da kesinlikle ve kesinlikle Sünnilerle Şiiler arasında savaş olmayacaktır. Mezhebi ve etnik olarak kışkırtmalarda bulunan kimselerin hain olduğunu söylüyorum.
Dikkat edin; bugün kimlerin mezhepçi ve taifeci açıklamalar yaptığına bakın! Kimin şu yahut bu taifenin evladını öldürdüğüne dair açıklamalar yapanlara bakın. Lübnan’da siyasi mücadeleyi mezhebi mücadeleye çevirmeye çalışanların kim olduğuna bakın! Onlar bu şekilde Sünni-Şii mezhebi rengi altında kendilerini gizlemeye çalışıyorlar.
Lübnan’daki ve Arap dünyasındaki Sünnilere “Muhalefetin hedefi Sünnilerdir” diyorlar. Bu kesinlikle doğru değildir. Bu meşru olmayan hükümet Lübnan’daki Sünnilerin de bu vatanın evlatlarının da değildir. Ancak Milli Birlik hükümeti kurulmalıdır. Bu hükümet ise ABD büyükelçisinin hükümetinindir.
Size söylüyorum, tüm dünyayı dinlesin! Doğru söylüyorum ve size hep doğru söyledim. Eğer bu hükümet Sünni bir hükümet olsaydı bu hükümete ilk ben itaat ederdim.”
Nasrallah, tüm çabalarına rağmen milli uzlaşı hükümeti kurulamaması durumundaysa ülkeyi genel seçime götürecek geçici bir hükümet kurulacağını da ifade ederek, "Bu kez sandıktan çıkacak sonuçta, gecen seçimlerde olduğu gibi hile olmayacak. Simdi muhalefette olan taraf, yapılacak ilk genel seçimlerden sonra iktidara gelecek. Lübnan’da Sinyora’dan başka bu görevi üstelenecek pek çok vatansever Sünni var" dedi.
News ID 418375

yorumunuz

You are replying to: .
  • captcha